Ekim 09, 2013

Sisteki Yakut ~ Philip Pullman


Ne zamandır olmayan "kitap okuyasım"ı geri getiren, elimden bırakınca aklımın kaldığı bir kitaptı Sisteki Yakut. Polisiye kokan kitaplar okumayalı çok uzun zaman olmuştu. Philip Pullman'ın kalemiyle bu tarz bana hayli zevk verdi. Dediğim gibi, ne kadar beğenirsem beğeneyim, bir kitabı bütün gün elimden düşürmeden okuyamam. Ama Sisteki Yakut'u üç gündür bir buçuk saatlik okula gidiş ve dönüş yolunda okumak için sahiden sabırsızlandım. Eve varınca da durum değişmedi.

Sisteki Yakut'un çok akıcı, sade bir dili var. 213 sayfalık güzel bir tadımlık ve -benim gibi- bir süre serilerden uzak kalmak isteyenlere çok iyi gelecek. Tamamen kitapsız kalamayanlar ve çok hacimli bir şeylere de hazır olmayanlara önerim olsun. Bir hafta sonuna gayet sığabilecek bir teklif, Sisteki Yakut.

Romanın protagonisti Sally Lockhart 16 yaşında bir kız. Antagonist rolünde Bayan Holland'ı okuyoruz. Kitapta karakter bolluğu yaşanıyor; polisiyelerin bu özelliği zaten mevcuttur, malûm. Kitabın genel konusu Sally'nin, babasının ölümünü aydınlatmak istemesi üzerine oturuyor.
***

Bay Lockhart'ın iş icabı çıktığı gemi yolculuğundan geri dönememesi üzerine Sally hiç tanımadığı bir akrabasında kalmaya başlıyor. Bu sırada bir zamanlar babasının ortağı olan Bay Selby ile görüşmek için şirkete gidiyor ve burada hayatına Jim dahil oluyor. Jim aşağı yukarı Sally ile aynı yaşlarda ve Sally şirkette Bay Higgs'i yalnızca Yedi Kutsal İşaret hakkında bir bilgisi olup olmadığını sorarak öldürdükten sonra Sally'nin sırdaşı oluyor.

Kitapta bir yandan Sally'nin yaşadıklarını, diğer yandan Bayan Holland'ın neler yaptığıyla ilgili bilgiler edinmemizi sağlayacak bölümleri okuyoruz. Kitabın başında Sally ile Bayan Holland arasında nasıl bir bağ olduğunu bilmiyoruz; bunu ancak son sayfalarda öğrenebileceğiz.

Sally bir gün Binbaşı Marchbanks tarafından yazılmış bir mektup alıyor. Babasının ölümü arkasındaki sır perdesini aralamasında ona yardımı dokunacak bir şeye sahip olduğunu yazıp onu görüşmeye davet ediyor. Bu görüşme sırasında Sally Bay Marchbanks'ten babasına ait olan günlüğü alıyor ve oradan ayrılıyor. Ancak geri dönüş yolunda tren kompartımanında onunla beraber olan adam Sally uykuya daldığında günlüğü alıp kayıplara karışmayı başarıyor. Sally'nin elinde yalnızca yere saçılmış birkaç sayfadan başkası kalmıyor.

***

Aynı sıralarda Bayan Holland'ın işlettiği pansiyonda olup bitenleri okumamız mümkün.

Bayan Holland hizmetçi olarak Adelaide adında küçücük bir kız çocuğunu çalıştırıyor. Kızın özellikle görevi olan şey pansiyonda kalan ve afyon bağımlısı olan Bay Bedwell'e bakmak ve onu konuşturmak. Bay Bedwell'in kitabın son sayfalarına kadar açıklığa kavuşmayan bir bağlantısı var Bay Lockhart'la. Afyonun etkisi altında sürekli bölük pörçük anılardan bahsediyor ve bunlar Lavinia adlı bir uskunada yaşadığı olaylarla ilgili. İçinde Bay Lockhart'ın da olduğu uskunada. Ve Bayan Holland'ın Bay Bedwell'i afyonla hareketsizleştirip pansiyondan çıkamamasını sağlıyor oluşu da bu yüzden.

Sally'nin elinde kalan birkaç parça kâğıtta da, defter çalınmadan önce okuyabildiği kısımlarda da bir yakuttan bahsediliyor. Ayaklanma'dan önceki dönemde Mihrace'ye ait olan bir yakuttan. Ve onun büyüleyici güzelliğinden. Babası Sally'ye onu almasını, yakutun onun hakkı olduğunu yazıyor.

Olaylar bu minvalde gelişirken Sally kendini Bayan Holland'dan saklanmaya çalışırken buluyor. Ve böylece Frederick Garland adında bir fotoğrafçıyla tanışıyor. Sally babasının ölümü üzerine vasisi olmak zorunda kalan Bayan Rees'e daha fazla tahammül edemeyince yardım istemek için Frederick'in yanına gidiyor ve yepyeni bir hayatı oluyor. Frederick ve kardeşi Rosa Sally'ye kalacak bir oda verirlerken Sally de fotoğrafçı dükkânının malî işleini düzenlemeye çalışarak onlara yardımcı oluyor. Dükkânda çalışan Trembler da dahil olmak üzere koca bir aile gibi oluyorlar.

Bayan Holland'ın pansiyonunda kalan Matthew Bedwell'in aziz bir ikiz kardeşi olduğu öğreniliyor. Bedwelllere ulaşmakta ve soruşturmalar yapmakta Jim ve Frederick Sally'ye her daim yardımcı oluyorlar. Sally Nicholas Bedwell'e ulaşmayı başarıyor ve kardeşinin yaşadığını ancak bir an evvel kurtarılması gerektiğini söylüyor. Böylece Nicholas Bedwell'le birlikte Bayan Holland'ın pansiyonuna beyler olarak gidip Matthew Bedwell'i kaçırma kararı alınıyor. Bay Bedwell'i kaçırırken Adelaide'ı da yanlarına alıyorlar.

İlk birkaç gün Sally'nin istediği gibi gitmiyor durumlar. Matthew Bedwell afyon yüzünden konuşamayacak durumda ve günlerce uyuyor. Ancak bir gün biraz konyak rüşvetiyle hafızasını açtıktan sonra Sally'ye o gün Lavinia'da olan her şeyi anlatıyor. Ancak Sally için hâlâ her şey tam olarak aydınlanmış ve yerine oturmuş değil. Böylece Sally, her zaman gördüğü ve çığlıklarla uyandığı kâbusunun aslında bir rüya değil bir anı olduğunu anladıktan sonra, daha net hatırlayabilmek için afyon dumanı koklayarak bir çeşit trans hâline giriyor ve her parça yerine oturuyor.

O zamana kadar Bayan Holland'dan kaçan Sally onunla bir buluşma ayarlıyor. Jim'in bütün esrarı kendisinden önce çözüp yakutu bularak kendisine bıraktığını öğrenen Sally Bayan Holland'ın da yakutun peşinde olduğunu anlıyor. Bayan Holland'ın neden Yakut'un peşinde olduğunu, Sally'nin babasına ne olduğunu, Bayan Holland'la Sally'nin satın alınma konusundaki ortak yönünü ve Yakut'un akıbetini son sayfalarda ve bu buluşma sırasında okuyoruz.

***

Sisteki Yakut çok güzel bir kitaptı. Özellikle Karanlık Cevher Dizisi'ni okuyanlar bilir Philip Pullman'ın dilini. Pullman'ın kurgusu dilinin kalitesiyle birleşmiş ve ortaya şahane bir keyif çıkmış. Elbette çevirmeni takdir etmemek olmaz bu konuda. Ayrıca düzeltiye de saygı sunmak lazım; zira hiçbir yazım hatası yahut göz yoran bir yanlışlık görmedim. Kitabın İthaki'den çıktığını da belirterek veda edeyim. Dilerim edinir-okursunuz. *\o

0 Yorum:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Hera Eheres. Blogger tarafından desteklenmektedir.